RAMAZAN ÇOCUKLUĞUM -
8.08.2011
14 kere okundu
Bahçeden bir dolu erik topladım, çocukluğumdaki tatları kalmamış sanki, yedi sekiz farklı ağaçtan olsalar da ya hepsi birbirine benziyor ya da mevsimleri geçtiğinden bana öyle geliyor. Gaban, hemen bizim evin altında ziyadesiyle uçurumdan ibaret bir erik cenneti idi yıllar önce. Şimdi ise dikenli bitkiler ve kurumuş ağaçlardan ibaret bakımsız bir orman görünümünde. Saraçoğulları’nın Murat sordu, çocukluğuna dönüyor musun diye, nasıl döneyim... Anası ağlamışken mekânlar, zamanda yolculuk yaptıracak yerlerin yerinde yeller esiyor, ya aslı bozularak imar edilmiş ya da kaderine terk edilmiş, insanlar ya ölmüş ya da yerine yenileri gelmiş. Dönüyorum desen yalan muhtemelen, fırıncının arabası gelip “ekmek geldiiii” dediği an bozuluyor büyü, eskiden ekmeği sobanın fırınında yapardık be abi… Ramazan gelmiş, köye ekmek arabası gelmiş ekmeğin yanında pide de satan, bozulmuş büyü, gelen gideni aratır, doğanlar ölenin yerini tutmaz, eskiden yaşananlar yaşanmaz olmuş.
Devamını okumak isteyen kitap alsın; tırı vırı Dünya :))