ŞİKENİN FEDERASYONU - 16.08.2011

Nihayet verdi kararını futbolun federasyonu, bu topa ne kafamı da ayağımı da sokmayacağım dedi, gol atarsak sevinen, gol yersek üzülen tarafta göstermelik olarak katılımcı olacağını beyan etti.

Aslında bugün söylenenler bir ay önce söylenenlerden farklı değildidi, günler önce iddaanameyi bekleyeceğiz diyenler ağızlar bugün aynı söylemi resmileştirdi. Neymiş efendim yeterince delil yokmuş ayrıca da savunma almak da mümkün olmadığından elleri kolları bağlıymış. Zaten futbol izleyicisi olan bizler zurnanın son deliği olmakla birlikte ziyadesiyle de kör ve sağırız. Onca delili onca telefon konuşmasını para trafiğini Fenerbahçe düşmanı olan gazeteciler, polisler ve savcı uydurmuş, hazırlanan bir senaryo ile Fenerbahçe’ye zarar verilmeye çalışılmış. Allahtan Robin Hood kılıklı futbol federasyonu varmış da bu düzmeceye çomak sokup kötü niyetli kalabalığın oyununa dur demiş.

Futbol federasyonu başkanı açıklama yaparken kamu vicdanından bahsediyor ama nedense adı geçen kulüp taraftarları dışında ki kamunun vicdanını hiçe sayıyor. Ben kamuyum arkadaşım, eğer takımım şikeye karışmışsa küme düşsün diyebiliyorsam başkaları da bunu söylemeli. Bunca delil yazılı ve görsel basın tarafından insanların gözünün içine içine sokulurken hala yeterli delil yok diyebilen birileri çıkıyorsa an itibariyle vicdanı olan kamuyu dile getirmek ikiyüzlülükten başka bir şey değildir. Yarın mahkeme mahkumiyet kararı verdikten sonra aynı doğrultuda karar alan federasyonun varlığını sorgular bu kamu, koca koca adamlar adamlık sınavından sınıfta kalırken körler ve sağırlar taça çıkmış vicdanlarıyla kara bir leke olarak kalırlar futbol tarihinde.

Futbolda ki yoluzluk bunca ayyuka çıkmışken ve inatla üstü örtülmeye çalışılırken iyilerden yana ses çıkarmayan ya da kapalı kapılar ardında kötülerin dilinden konuşan siyasilere de teşekkür etmek boynumuzun borcu.

Ama hakkını da vermek gerek Fenerbahçeliler’in, o kadar güçlüler ve bu gücü kendi çıkarları için öyle kullanıyorlar ki saygı duymamak haksızlık olur. Avrupa’ya gidecek takımlar açıklanmadan önce Trabzonspor, karar açıklanmadan önce Galatasaray kaosun içine çekilerek tepki gösterebilecek ağızlara kilit vurmak hem akıl hem de güç gösteren bir eylemdir. Gerçi burada ki akıl ince eleyip sık dokuyan bir eylem değil de güce dayalı bir hareket olarak karşımıza çıkmaktadır. Herkesin görebileceği eylemleri yine herkesin gözünün içine baka baka yapmak güç ister ve bu güç de Fenerbahçe’nin elinde vardır. Bahsi geçen gücün kötüye kullanımı tamamen kişilerin seçimi olmakla kalmayıp taraftar desteğini de alarak insanlık adına iç karartan bir eylem olma özelliği de taşımaktadır. Ve biz güçsüzlere kalan alışılagelmiş çaresizlik ve yine alışılagelmiş hayal kırıklığıdır.

Futbolla yatıp futbolla kalkan milyonların mutluluğunu elinden alan, heyecan veren eylemi kara mizahla yüklü bir ortaoyununa çeviren herkese teşekkür edip gözümüzü toptan uzaklaştırmamız gerekiyor artık. Yayıncı kuruluştan aldığımız dekoderları iade edip, bahis oynamaktan vazgeçmek, futbola olan sevgimizi içimize atmak seçeneklerden biri, diğeri ise hiçbir şey olmamış gibi güçlünün gücüne saygı duyup, güçsüzün uğradığı haksızlıkları göz ardı etmek. Futbol tek başına oynanan bir oyun olmadığı ve lig on sekiz takımdan oluştuğu için şike yapan ya da yapmayan takımın taraftarı olmanın hiçbir önemi kalmıyor bu saatten sonra. Temizlenmesi istenmeyen kirlere bulaştık, yeşil sahalardan soğuduk, meşin top peşinde koşturan içimizde ki çocuğu öldürdük, emeği geçenlere teşekkürler.