YAZARIM ÜSTELİK -
21.08.2011
18 kere okundu
Bir roman kimsenin yayımlamadığı, bir cümle kimsenin duymadığı ve bir gülücük dikkat çekmeyen, yarım bir roman. Kalkıp yürüdüm nezaketen bakışlar arasından, kürsüye gelip etrafa baktım, önce gırtlağı temizleyen bir öksürük ardından sadece susana kadar süren bir konuşma, cılız bir alkış, alkışın hak ettiği daha cılız bir teşekkür ve döndüm yerime. Benim işim bitti, sıra diğer siliklerde…
Ben de yazabiliyorum, üçüncü sınıf da olsa bir yazarım, her gün yazarım üstelik. Kuzey Irak mı bombalanmış, Somali’de açlık mı var, futbola şike mi karışmış, Seda Sayan’ı samanlıkta mı basmışlar, bu kaçıncı be arkadaş… Diyeceğim o ki bizim evin en ünlüsü benim, google bile adımı indekslemiş, yazınca bir dolu sayfa çıkıyor daha ne olsun. Bu arada bu akşam bir başımayım, evin en ünlüsü olmamı bu minik ayrıntıya da borçlu olabilirim ama kimin umurunda, ünlüyüm işte, küçük ayrıntılara takılmayalım. Yazarım dedim ya, konu bulamazsam evdekilerin nereye gittiğini yazarım, gittikleri yerde gördüklerini yazarım, sonra ki günde gitmedikleri ve görmedikleri yerleri yazarım, her gün yazarım abi lütfen güvenin bana.
Yemeğimi yedim, çayımı içtim, sigaramı yakıp oturdum verandaya, gölü seyrederek dumanı içime çektim, en içime çektim en mutlu olmak için, dumanı rüzgâra karıştı, rüzgâr senin yoluna, yol sana, her iç çekişim dumanlı her aklımdan geçen san, ben sana gölün suları kadar temiz üstelik. Ne yemek yedim aslında ne de yemekten sonra çay içme alışkanlığım var, sigara da kullanmadım ömrümce, ne göl var evimin yakınında ne evimde veranda yine üs-te-lik. Biliyorum üstelediğimi üstelik birkaç keredir, yazdım bunu da kâğıt dolar ümidiyle.
Sahi ne oldu Seda Sayan’ın işi, aramızda kalsın asparagasmış, önüne gelen yazıyor yalan yanlış, rahat batıyor bize arkadaş, Somali’yi umursayan yok, hikâyeden hepsi, Nihat doğan adada yalnız kaldığından beri ağlıyor zaten, Tatlıses’in tahtına oynuyor, tokuz elhamdülillah. Ahh Asena ahh, sen de bizi tufaya getirdin, nerden bilirdik köy kızı olduğunu, biz seni şey zannetmiştik, anladın sen onu…
Dedim ya yazarım diye, Şahin K’dan bile bahsederim, porno hep yeterince satmıştır zaten, ben de satarım üç buçuk dakikada yazdığımı, Şahin amcanın performansı daha mı fazla sanki, bu da aramızda kalsın ama bir haftada ancak yirmi bir dakikalık film çektiğini duydum, benim memleketimin erkeği, konuştuğu kadar da icraat yapsa mutlu kadından geçilmez sokaklarda. En tanınmış porno yıldızı Şahin amca olan ülkenin erkeği de kadını kadar ancak, satsa da yazdım satmasa da, ben ümitliyim Sedacığım, kokulu öptüm seni yine ”üstelik”.
Şimdi siz uzun uzadıya bir şeyler bekliyorsunuz roman falan dedim diye, post modern bu canım cicim, hem akıcı hem kısa. Yanlış anlamayın, Şahin K meselesi bir önceki paragrafta başladı ve bitti, bu bahsettiğim edebi bir durum, edepsizlik yapmayın ne olur. Şevkimin fevkalade olduğu bir esnada çaldı telefon, çekti gitti ” İlham” teyze. O yüzden kısa kesiyorum, hem üç dakikayı geçersem yeniden hesaplanması gerekir ortalama süresi memleketim erkeğinin, sürüden ayrılmayayım, kurttan korkarız zira ezelden beri.