ERİMEYEN KAR - 31.12.2022

189 kere okundu

İçimden sayıyorum. Sıfırdan başlayıp otuza kadar, geri dönüp tekrar sayıyorum, bir kez daha ve bir kez daha. Uygun adımlarla ve belli aralıklarla. Bazen şaşıyor düzen ama hemen toparlamaya çalışıyorum. Ağzımızın tadı bozulmasın Ali Rıza Bey diyor bir ses. Bozulmuyor ağzımızın tadı. Tat dediğim de çikolatalı simidin içindeki üçüncü sınıf çikolata tadı. Kim kaybetmiş ki biz bulalım Nutella'yı.  Neyse efendimciler herkes. Ben de onlardan biriyim aslında ama belli etmemeye çalışıyorum. Otuzdan sonrası toz duman. Hep başa dönüyorum o yüzden.

Yılbaşında kar yağar diyor güzel yüzlü çocuk. Öyle öğrenmiş, öğretmişler öyle. Güzel şeyler öğrenip kötü şeyler yaşıyoruz. Kar yağmaz her yılbaşında oysa, hatta çoğu yılbaşında yağmaz kar. Biz hep umut ederiz. Düşünsek mutsuz oluruz ama düşünmemeyi seçeriz hep farkında olmadan. Üç beş kadehte ya da eş dostta ararız mutluluğu. Buluruz bazen, bazen de bulamayız. Bulunca ne kadar mutlu oluyorsak bulamayınca da o kadar göz ardı ederiz boşa çıkan umutlarımızı. Mutlu olmak istiyoruz sonuçta, hayatın akışı bunu emrediyor. Beklemek zor iş vesselam. Yağmaz bu yılbaşında da kar. İyi zannettiğimiz havalar o kadar da iyi değildir aslında.

Neyse ki bir umudun bittiği yerin az ötesinde başkası bekliyordur. Hayata tutunmak için yeni yalanlar buluyoruzdur kendimize. Suç yağmayan karda değil yani. Umanda suç, bekleyende, yol gözleyende. Gelmez çünkü beklenen çoğu zaman. Gelse de geri gider hep. Erimeyen kar gördünüz mü hiç? Ben görmedim!