KISA ŞARKI - 8.08.2018

1058 kere okundu

Her şeyin akla uygun bir anlamı yok çünkü. Her şeyi anlayabilecek kadar da akıllı değilsiniz, değiliz. Bazı şeyleri oluruna bırakmayı öğrenmiş olmamızın zamanının geçtiğinden bahsetmiyorum bile. Her gün doğan güneşi ve bu güneşin her gün batışını bile tam olarak anlayamayanların sorunu bu. Sizin değil, bizim hiç değil. Tekâmül bunu gerektiriyor çünkü; su akar yatağını bulur, sen kenarına oturup huzurla seyredebiliyor musun ondan bahset. Sonra sevdiğin şeylerin güzelliğinden bahset, gözlerinin içi gülsün, sesinde sadece ötmesi gerektiği zaman öten serçelerin neşesi olsun. Parmaklarının arasında demli çay bardağın olsun. Ama ille de keyfin yerinde olsun. Kafanda soru işaretleri olmasın. Bırak, bazı şeyler senin dışında gelişsin ve sonlansın. Yorma kafanı, hayat o kadar da uzun bir şarkı değil çünkü, bitiverir sen keyfince dinleyemeden.

Kim ki efendin senin, yaşın kaç, nerde doğdun ve nerede ölmeyi düşünüyorsun? Kadın mısın erkek mi? Yeşili sevdiğin kadar maviye de gönül vermeyi denedin mi? Neden kırmızı baştan çıkartıyor seni ve neden hep sorarak devam ettiriyorsun hayatı. Diyor ki bir bilen; “doğru sorular yol gösterir insana, yanlış sorular ise yoldan çıkartır.” Hangisi doğru sorularının ve hangisi yanlış? Doğru yolda mısın, yoksa yoldan mı çıktın. Mutlu usun onu anlat sen bana. Hayat kısa ve sen yolun neresinde olduğunu bilmiyorsun bile belki de, ne acı!

Hem ne ki o içimizdeki dolmayan boşluk. Uzak bir şehrin pek çok yanı su ile kaplı kasabasında rastlanan. Rastlandığında kalınan. Nedir o gece el ayak çekilince sokağa çıkan, yaşayan ve yaşatan. Sarı kısa saçlarında neşe gizliydi belki. Denedin mi hiç makası eline alıp, kısacık kestin mi saçlarını, açığa çıkartabildin mi yüzünü; makyajsız, hilesiz, savunmasız… Dokunulunca baştan aşağı çiçek açtın mı hiç? “Ben bir çiçek açtım, olmasın sabah artık” dedin mi kendi kendine. Hatta yüksek sesle dile getirirken fark ettin mi kendini?  Hanımeli misin yoksa menekşe mi, yoksa çok az kişinin adını bildiği bir dağ çiçeği mi. Uzak mısın gözden ve mutlu musun kimselere görünmemekten. Değilsen değilmiş gibi davran. İçten yık duvarlarını. Kimse yutmuyor artık bunları. Herkesin haberi var herkesin yalanından. Kimse vurmuyorsa kimsenin yüzüne bunu tek sebebi korkuyorlardır da kendi yalanlarından.