YİNE GELDİ BAHAR - 8.03.2024

190 kere okundu

Uzun paragraflar gerek insana; alçalıp yükselen, eğilip bükülen cümleler gerek. Altından girip üstünden çıkmak gerek gereksiz zamanlarda. Kelimelere anam yüklemek, cümleleri her zaman gittiğinden başka yerlere götürmek gerek. Dur dur nereye kadar sonuçta, söz de alıp başını gitmek ister belki, kurallara uydu diye ödül vermiyorlar kimseye sonuçta.

Bir şeyler ters gidiyorsa kabahati birilerinde ararız, başkası sanırız sebebi bazı şeylerin. Oysa herkes hiç kimse olmaya çalıştığı için sorun anında, suçlu yok hükmünün belirtisiz nesnesi olmaktan öteye geçemez. Nesneye de suç yüklemek akıllıca değildir. Başkasına laf yetiştirmekten kendimize diyecek sözümüz kalmaz. Misal ayağın taşa değse taştır kabahatli, paran kaybolsa suç hırsızındır, denize düşsen yılana sarılmaktan başka çaren yoktur çoğu zaman. Ve akar gider zamanın azı da çoğu da her zaman. Akıl başa gelince kafada saç, içte gönül kalmamıştır. Bitse de gitse deriz. Bu kez de durur yerinde zaman, eziyet olur döner durur etrafında.

Neyse deyip kaldığı yerden devam etmek ister söze. Oysa bahar gelmiştir. Sabah hevesle kalkılıyordur yataktan. Manavda erik fahiş fiyatlarla satılıyor olsa da bedavadır hava, betondan arda kalan yerler yeşile dönmüştür yüzünü. Sabah erken, akşam ise geç olmaktadır. Yaşayası olanı upuzun günler beklemektedir. Ve her beleyen gibi güzel sanılan için sabırsız zamanlar geçmek bilmemektedir. Neyse deyip kaldığı yerden devam eder söze. Nisanın on üçüdür, günlerden Salı. Kimse sevmez salıyı nedense, oysa kötülüğü dokunmamıştır kimseye pazartesi kadar. Cuma gibi bir türlü gelmemezlik de yapmaz. Ama kaderidir bazı şeylerin, bazı kimselere sevdiremez kendisini. Mevsim bahar olsa da değişmez kader. Neyse deyip devam etmekten başka çare yoktur belki de…

Veyası olacak uzun cümlelerin çokça. Ve ile bağlamayacaksın bir şeyi başka şeye. O olmazsa bu olacak, bu da olmazsa bir başkası. Amaç olması zaten mevzunun, içi karartan olmaması. İllaki bir şeyleri karartacaksan gözün olacak o, için değil. Yaz var önümüzde diyeceksin. Üç beş güne erik de ucuzlar zaten. Kirazlar al al doldurur Pazar esnafının tezgâhlarını. Beyazı da var diyorlar ama ben sevemedim onu. Kiraz dediğin kırmızı olur. Anadan babadan öyle gördük biz. Neyse deyip devam edemiyoruz anadan babadan gördüklerimiz söz konusu olunca. Biz o kadar güncelleyemedik kendimizi. Hadi babadan gördüğümüze cümleler kuralım da ana deyince akan sular duruyor. Alışmıyor insan bazı yokluklara. Bandı kaldırıyorsun iyileşti mi diye yara, sızlıyor. Neyse deyip devam edemiyor cümle. Kesilip atılıyor, ya sen değişiyorsun ya da konu.

Bir şeyler ters gitse de bazı şeyler hep güzel. Sözü vardı, yine geldi bahar.